Yazı: İsa Gül Bir yayınevine girip raflarda dizili olan kitaplarla göz göze geldiğimizde, geçmişin kokularını tattığımız sahaflarda sergilerdeki kitaplarla birbirimize bakıştığımızda, yüzlerce kitabı bir arada görme imkânını…
Etiket: Sevda Deniz K.
Görkem’in okul çantasından cüzdanını çıkarırken keyfi yerindeydi. İçinde para yoktu ama birazdan olacaktı. Babasıyla birlikte buldukları gizli yerdeydi. Apartmanın arka bahçesinde etrafı taşlarla çevrili bir çam ağacı…
Şimdi bir ağacın altında oturmuş onu düşünürken buluyorum kendimi. Uzun saçları özenle taranmış ve arkadan sıkıca bağlı. Sanki bir tel saçı serbest kalsa onun o kusursuz görünümünü…
Öykü: Sevda Deniz K. Ben de vardım. İlk sesi yakaza hâlinde, yatağında sağa sola dönerken duydu. Yastığından anlamsız sesler geliyordu. Pa pa pa pa pa pam pam…
Öykü: Sevda DENİZ K. Mutfağın ortasında elinde bıçakla niye durduğunu bilmiyordu. İçi boşalmıştı sanki. Bir dakika öncesi yoktu. Hatırlamıyordu. Gözü masaya ilişti. Maydanozlar beyaz porselen tabakta, çay…
Öykü: Sevda Deniz K. Yağmuru cebime doldurdum. Ağırlık yapmasın diye de üstüne gözyaşımı eklemedim. Ardından bir sandığa kilitledim bütün cümleleri, sesleri… Bir de küçük renkli taşlara işlediğim…
Öykü: Sevda Deniz K. “Şuna bak ya umurunda bile değil. Oğuz, oğlum hey sana diyorum! Cevap alamayınca iyice sinirlendi. “Salak ya.” Oğuz, okulun merdivenlerini hiç acele etmeden…
Deneme: Sevda Deniz K. Tanpınar’ın zamanı aşarak bize anlattıklarına hassas bir gözle bakılmalı ki okuduklarımız bize bir hayat tecrübesi olarak dönsün. Elimde Saatleri Ayarlama Enstitüsü, dalıp gidiyorum.…
Öykü: Sevda Deniz K. Deniz kenarında gördüm onu. Sağ dizini neredeyse çenesine değdirecek kadar bükmüş -dirseğinden aşağısı yoktu- sağ koluyla dizi arasına sıkıştırdığı ipin ucuna, sol eliyle…
Öykü: Sevda Deniz K. İsmim Merve. Tekrar söylüyorum. Ben hasta değilim. Aylar önce yağmur yağarken terk ettiğim şehir; kasvetli bir hava, insanı üşüten yağmurlarla karşıladı beni. Oysa…
Öykü: Sevda Deniz K. Profesör İnci Hanım, yan gözle Derin’e baktı. Yanaklarının kızardığını, yüzünün gittikçe artan acının etkisiyle tuhaf bir hâl aldığını gördü. Kendisinin bilmediği ne gibi…
Öykü: Sevda Deniz K. Odamızdan balkona gidiş yirmi yedi adım… Dün gece bizi nöroloji servisinde penceresi bile olmayan –mahkûmlar içinmiş oda- iki yataklı bu odaya getiren hemşire…
Öykü: Sevda Deniz K. Zülal, tam karşısında duran Berk’in gözlerini kısarak kendisine bakmasına, bakışlarının içini oyar gibi acıtmasına ve öfkesine daha fazla katlanamadı. İleriye doğru sert bir…
Öykü: Sevda Deniz K. Kutsal Bir gün yaşlı bir adam, tarlasında çalışırken birden durdu. Üstüne bastığı toprağa baktı. Tohuma can veren toprağa… Sonra uçsuz bucaksız görünen dağlara……